Pulsating Leaf

Bor Zararlı Mıdır?

Yazar: Diyetisyen Seçil Öztürk

Bor, elementler arasında özel bir yere sahip olan, atom numarası 5 ve atom ağırlığı 10.81g olan bir unsur. Yoğunluğu 2.84g/cm3, ergime noktası ise 2300 0C. Bu özellikleriyle bor, metal ve ametal arasında bir köprü görevi görürken, yarı iletken özelliklere de sahiptir. Ancak, bor sadece kimyasal özellikleriyle değil, canlıların beslenmesinde önemli bir mikro besin elementi olarak da karşımıza çıkar.

Doğada 230 farklı bor minerali bulunur. Bor, genellikle diğer elementlerin oksitleriyle birleşerek B2O3 halinde bulunur. Oksijenle olan etkileşim yeteneği nedeniyle, çeşitli bor-oksijen bileşikleri mevcuttur ve bunlara genel olarak borat adı verilir. Bor mineralleri genellikle sodyum, kalsiyum, magnezyum gibi metallerle birleşmiş halde bulunur.

Bor mineralleri ve türevleri, kendilerine özgü birçok özelliğe sahiptir ve bu özellikler, onların yerini doldurulamaz kılar. Özellikle suyla hemen çözünebilen boratlar, beyaz kristal granüller veya toz halinde bulunur. Bor, çoğunlukla okyanuslardan buharlaşarak havaya karışan borik asit şeklinde toprağa karışır ve doğal sular yoluyla insanlara geçebilir.

Bugün, bor mineralleri 200-300 farklı sanayi sektörünün binlerce ürününün üretiminde kullanılmaktadır. Türkiye, kaliteli bor yatakları ve cevherleriyle dünya lideridir. Dünya bor cevheri rezervlerinin %72'sine sahip olan Türkiye, binlerce yıldır bu kaliteli yataklarda yaşamını sürdüren insanlara ev sahipliği yapmaktadır. Ancak, bu durum, bor ve bileşiklerine maruz kalma riskini de beraberinde getirir.

bor doğadan laboratuvara uzanan bir yolculuk sunar. Hem endüstriyel hem de besinsel anlamda önemli bir element olan bor, doğru kullanıldığında insan sağlığına zarar vermez ve birçok alanda hayatımızı kolaylaştırır. Ancak, bu konuda yapılan araştırmaların ve standartların sürekli olarak güncellenmesi önemlidir.

Bor: İnsan Sağlığı Üzerindeki Etkileri

Borun, insan vücudu üzerindeki etkileri üzerine daha fazla konuşalım. Bor, doğal olarak yiyecek ve içeceklerle ağız yoluyla, solunum yoluyla tozlarla veya deri yoluyla vücuda girer. Ancak, %90-95'i vücutta birikmeden hemen idrarla atılır. Yalnızca kemik, tırnak ve karaciğer gibi organlarda birikir. Bu durum, borun kanser gibi hastalıklara sebep olmamasının temel nedenlerinden biridir.

Borun Faydaları Nelerdir?

Borun, insan vücudu üzerindeki etkilerini anlamak için sınırlı çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar, borun kalsiyum, bakır, magnezyum, azot, glikoz ve trigliseritler gibi yaşam sürecinde önemli olan pek çok bileşenin kullanılmasında ve metabolizmasında etkin roller üstlendiğini ortaya koymuştur. Bu rolleri sayesinde çeşitli vücut bölgelerinin yapılarını veya fonksiyonlarını etkileyebilir.

Yapılan araştırmalar, borun toksik etkisinin çok düşük olduğunu göstermektedir. Borun akut etkisi, doğrudan alındığında ortaya çıkar. Kronik etkisi ise belirli miktarlarda alındığında görülür. Borun toksik etkileri arasında baş ağrısı, kusma, ishal gibi belirtiler bulunabilir. Ancak, bazı kaynaklarda bor tozlarıyla temas eden işçilerde sperm sayısında düşüklük ve cinsel hayatta gerileme olduğu iddia edilmiştir. Ancak, bu iddiaların net bir şekilde kanıtlanmadığını da eklemek ve unutmamak çok önemli.

Borun sağlık açısından olumlu etkileri de vardır. Özellikle kemik sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğu belirlenmiştir. Bor, kalsiyum ve D vitamini metabolizmasını artırarak kemik sağlığını koruyabilir. Ayrıca, bazı kanser türlerine karşı koruyucu etkileri olduğu ve beyin kanseri tedavisinde kullanılabileceği de belirtilmektedir.

Borun, insan beslenmesi açısından da önemi büyüktür. Bitkisel ürünler, borun ana kaynağını oluşturur ve bor açısından zengin gıdalar kabuklu meyveler, baklagiller, meyve sebzelerdir. Bunların yanı sıra, süt ve süt ürünleri de önemli bir bor kaynağıdır. Bor, tablet şeklinde alındığında öğrenme yeteneklerini artırabilir, sportif performansı geliştirebilir ve zihinsel performansı destekleyebilir.

Sonuç olarak, borun insan sağlığı üzerindeki etkileri oldukça çeşitlidir ve hala daha çok araştırılması gerekmektedir. Ancak, dengeli bir şekilde alındığında, borun sağlık açısından birçok faydası olduğu görülmektedir.

Bor: Maden suyunda bulunur mu?

Türkiye bor ülkesidir. Bu sebeple su dahil olmak üzere maden sularında da diğer ülkelere kıyasla bor olması gayet normal. Belki de içtiğiniz ve severek tükettiğiniz bu doğal içeceğin, sağlığınıza olan olumlu etkilerini hakkında endişeleriniz olabilir.

Maden suyu, içeriğinde bulunan minerallerle ve ferahlatıcı tadıyla bilinen bir içecek. Ancak, içeriğindeki bor miktarıyla ilgili bazı tartışmalar da var.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), günlük bor alımı için bir üst sınır belirlemiş durumda. Bu sınır, 20 mg olarak belirlenmiş. Yani, sağlık açısından günlük olarak alınabilecek bor miktarı 20 mg'ın altında olmalıdır. bor miktarı bu sınırlar içinde kalan maden sularının tüketiminde bir risk olmadığı belirtiliyor.

Bor: Sonuç olarak tüketmeli miyiz?

"Dünya Sağlık Örgütü'nün belirttiği gibi, sağlıklı bir yetişkinin günlük olarak 1-20 mg bor alması önerilmektedir. Bu da, borun insan yaşamında ne kadar önemli bir rol oynadığını gösteriyor. Borun eksikliği veya fazlalığı, canlılar için zararlı olabilir. Ancak, bu durumlar genellikle belirli bir dereceye kadar sorun teşkil etmez ve belirtiler gözlemlenmeden önce ciddi zararlara yol açabilir.

Günümüzde, bor ve bileşiklerinin olumsuz etkileri konusunda net bir destek bulunmamaktadır. Ancak, borun her yerde bulunması ve beslenmede önemli bir rol oynaması, insanların borla etkileşimlerinin kaçınılmaz olduğunu göstermektedir.

Son yıllarda bilim dünyasında yapılan tartışmalar, insanların normal ve sağlıklı yaşamları için bor elementine ihtiyaç duyabileceklerini öne sürmektedir. Bu da, borun sağlık açısından öneminin giderek daha fazla anlaşıldığını göstermektedir. Borun yaşamımızdaki rolünü daha iyi anlamak ve dengeli bir şekilde almak, sağlıklı bir yaşam için önemli bir adım olabilir.”

Maden sularının tüketimi konusunda ise tatmin edici analiz sonuçları paylaşılana kadar kadar tüketip tüketmemek ise sizin tercihiniz :)

 

Yorum yapın

Yorumların yayınlanabilmesi için onaylanması gerektiğini lütfen unutmayın